Dolgu, Covid-19 ve Sabun Üstüne Düşünceler…
Aklımızı fikrimizi corona ile bozmuşken atlamamamız gereken basit ama tat kaçıran bir durumdan söz etmek gerekir.
İlk defa birkaç ay önce ışık dolgusu uyguladığımız bir hastamız göz altlarında uzayan bir şişlikten söz etti. Bu kaliteli bir dolgu ve doğru uygulanmış ise görülmesi son derece nadir bir durumdur.
Yıllardır da karşılaşmadığımız için çok şaşırmıştım. Doğal olarak yedikleri içtikleri, sigara, alkol, uyku pozisyonu vb. birçok olasılığı sorguladık. Pek bir açıklama getiremedik.
Hatta hastamıza duyurmadan arka planda dolguların lot ve seri numarası üzerinden bir sorun olup olmadığını da araştırdık. Bir sonuca ulaşamadık Bunu çok nadir bir şanssızlık olarak değerlendirmek zorunda kaldık.
Ancak birkaç hafta sonra bir yıl önce ışık dolgusu yapılmış bir hastamızın sağ göz altında şişlik oluşması nedeni ile bize geri dönüş yaptı.
Aynı hafta benim burnumda ve sol yanağımda tuhaf bir apse oluştu ki bende dolgu bile yoktu. Ardından tesadüfen başka plastik cerrah arkadaşlarımda da benzer sorunlara rastlanmaya başlandığını duyunca ampul yandı bizde tabi. Sorun kullanılan maskeler idi.
İçinde bulunduğumuz pandemi koşularında maske olmazsa olmazımız. Bununla birlikte uzun saatler boyunca maske kullanımı zorunda kalan kişilerde yüz bölgesi deri flora değişiklikleri ortaya çıkıyor.
Ne demek deri flora değişikliği? Derimizde bir mikro-organizma örtüsü vardır. Maske kullanımında maske altında nefesimize men oranı artmış ve dış ortamdan daha sıcak bir iklim oluşuyor. İşte bu iklim altında derimizin mikrobiyolojik florası değişir.
Herhangi bir vücut bölgesinde bu mikrop örtüsünün doğası değiştiğinde sağlık açısından problem olur. Akciğerde olur ise pnömoni, boğazda farenjik, barsakta olur ise ishal vb. olurken deride olur ise basit bir sivilceden ciddi apselere dönüşebilir.
Hele ki oluşacak böyle bir apsenin altında dolgu uygulaması var ise bu lokal enfeksiyon dolguya ulaşabilir ve dirençli enfeksiyonlara neden olabilir.
Peki ne yapacağız? Eğer iş şartlarımız uygun ise ya da izole bölgelerde bulunabiliyorsak yüzümüzün havalanması rahatlatıcı olacaktır. Ve gün içerisinde yüzümüzü sık sık sabunlamalıyız.
Sabun ile yüz yıkanırken su ile iyice köpürtmeden cildimize minik masaj ile sabunu yedirip sonra bolca durulamalıyız. Ve elbette fondaten ya da başla bir kapatıcı makyaj malzemesi kullanmamak son derece önemlidir.
Bu malzemeler deri gözeneklerinde tıkaç yaparak enfeksiyonu kolaylaştırmaktadırlar. Ve son olarak ta unutmadan belirteyim maskelerin yapıldığı doku da önemlidir.
Özellikle sürekli temas nedeni ile mekanik travmaya da neden olabileceğinden cildinize sert gelen maskelere dikkat etmeliyiz. Eğer enfeksiyon oluşmuş ise antibiyotik desteği gerekebileceğini de aklınızda tutmalısınız.
Evet, işte içinde bulunduğumuz pandeminin bir başka boyutu da bu…
Sağlıkla kalın…
