Tıp fakültesinden önce Elektronik Mühendisliği öğrencisiydim. Teknoloji her zaman ilgimi çekmiştir.
O yıllardaki tekno efsanelerden biri de Amerikalı mühendislerin dünyanın en ince telini yapıp Japonlara göndermesi ve Japon mühendislerin de bun cevap olarak o telin ortasına delik açarak geri göndermesiydi.
Bir teknoloji ne kadar mikro ise o kadar ileri demekti. Nede olsa çıplak gözün seçemediği bir dünya orası.
Günümüzde saç ekimi uygulamalarına bakıldığında da gittikçe küçülen punç çapları, greftlerin daha ince alındığı vb. ifadeleri iyi saç ekimi ile eşleştirilmeye çalışılıyor. Punç çaplarında 0,5 mm leri duyar olduk. Gelin doksanlardan kalma reklam kokan bu mikro konusuna bir değinelim.
Öncelikle punçlardan söz edeyim. Elle ya da motor sistemleri ile dönen ucunda silindir şeklinde bir bıçak olan metal aparattır. . Hani bilirsiniz, otomatik uçlu kalemler var ya tam da ona benzer ucu.
Bu uçlar alınması planlanan saç telini ortalayarak ilerletilir. Saçın deliğe girmesi sağlandıktan sonra zaten bıçak olan ucu saç telinin etrafında daire çizdiğinden aşağı doğru ilerletilirken saç derisi silindir şeklinde kesilmiş olur.
Bu silindirin alt kısmında, yani alınan saçın alt sınırında da saç kökü bulunur. Saç ekiminde işte bu kökler taşındığı için yeni yerinde yaşamaya devam eder.
Saç teli ve ona bağlı alına saç derisi içindeki köklerin kafanın ön tarafına taşınmasından sonra yeni evinde damarlar tarafından beslenmesi gerekir.
İyi bir beslenme içinde sağlıklı saç kökleri gerekir. Bu nedenle daha ince alınmaya çalışılan saç greftlerinde kökler punça temas eder ve bu kökün canlılığını olumsuz etkiler.
Kirpik ve kaş ekimlerinde 0,7-0,6 mm punçlar denenmekteyse de kök canlılığı çok iyi değerlendirilmeli ve greftin çapının daraltılmaya çalışılmamalıdır.
Özetle çalışılan malzemenin canlı bir doku olduğu ve kaynağının insan olduğu unutulmamalıdır. Başarılı bir saç ekimi ancak bu şekilde mümkün olabilir.